17 Eylül 2016 Cumartesi

Wes Anderson filmlerini sevmek üzerine


Bu yazımda size ABD’li yönetmen Wes Anderson’un filmlerini öveceğim. Evet bildiğiniz öveceğim çünkü seviyorum. Sevdiğim şeyleri övmeyi severim, gerekli eleştiriyi de yaparım elbette.

Wes Anderson filmlerindeki tüm karakterlere ait bir çalışma




Ahkâm kesmek konusunu ilk yazımda dile getirdiğim için ‘hunharca’ yazmaya devam edebilirim.

Ne diyorduk, evet Wes Anderson. Efendim yönetmenimizin ismini 2013’te gösterime giren son filmi The Grand Budapest Hotel sayesinde duydum. İlk sahneden itibaren özellikle renk kullanımıyla merakımı celbeden film, sahnelerin estetiği ve su gibi akan hikayesiyle pek bir hoşuma gitmişti. Sonrasında da “kimdir acaba bu filmin yönetmeni” merakıyla biraz araştırma yapmıştım. Yine baştan söyleyeyim filmler üzerine fazlasıyla bilgi vermek niyetinde değilim zira bu bilgileri Google sayesinde kolaylıkla bulabilirsiniz. Benim derdim filmlerin bende bıraktığı his üzerine ki asıl yazma nedeni de burada ortaya çıkıyor.



İlginç aileler, fenomen karakterler


Anderson’un iki kısa filmiyle beraber sekiz uzun metrajlı filmi var. The Life Aquatic with Steve Zissou filmi haricinde hepsini izlemiş biri olarak Anderson filmlerinde temel olarak beni çeken unsurlar başta da belirttiğim gibi hikaye ve renkler. Neredeyse her filminde ‘aile’ merkezli bir hikaye ve bu aileye bağlı olarak birbirinden ilginç karakterler görüyoruz. Karakterlerin her birinin nevi şahsına münhasır özellikleri var ki bu da yine filmlerindeki güzel detaylardan biri. Her karakterin farklı, bir bakıma bağımsız bir hikayesi olmakla beraber farklı bir tarzları da mevcut. Yani her filmde bir aksesuar -bu bazen bir şapka, bir çanta ya da şal olabilir- mutlaka ön plana çıkıyor.

The Royal Tenenbaums


Anderson’un her filminde klip tadında bir şarkı da mevcut. Yani filmi izledikten sonra belli bir müddet o şarkıyı yeniden ve yeniden dinleme ihtiyacı hasıl oluyor. Belli bir oyuncu kadrosuyla çalıştığı için bu kadroya dahil oyuncuları bir filminde başrol, başka bir filminde ise yan rollerde görebiliyoruz.

Moonrise Kingdom


Şimdi gelelim en sevdiğim Anderson filmine. Cevabım şüphesiz The Darjeeling Limited (Küs Kardeşler Limited Şirketi) ki bahsettiğim övme kısmı da burada devreye giriyor. Çünkü filmi birkaç arkadaşa ısrarla tavsiye etmişliğim, efendime söyleyeyim soundtrack’ini dinletmişliğim vardır.


The Darjeeling Limited


Neden The Darjeeling Limited?


Başrollerde Owen WilsonAdrien Brody ve Jason Schwartzman olması büyük bir etken tabii benim için. Birbirinden çok farklı üç kardeşin ‘manevi’ yolculuğunu anlatan hüzünlü ve komik hikaye başından itibaren insanı çekiyor. Hindistan’a yapılan yolculukta yine bahsettiğim estetik sahneler ve güzel müzikler söz konusu tabii. 


Jack, Peter ve Francis kardeşler


Bu filmde en sevdiğim karakterse şüphesiz küçük kardeş Jack. Onun saf aşık halleri, küçük kardeş olarak ‘şımarık’ olması beklenirken neredeyse her şeye “evet” demesi ve yazıya olan sevgisi çok hoşuma gitmişti. Tabii Jack’i canlandıran Jason Schwartzman’in oyunculuğu da yabana atılamaz zira oynadığı her filmde küçük bir rolü de olsa onu parlatır; kendisine sevgimiz ayrıdır. Jack’in hikayesini anlamak için Natalie Portman’ın yer aldığı 13 dakikalık kısa film Hotel Chevalier’i de mutlaka izlemelisiniz. The Darjeeling Limited’e giriş niteliğindeki kısa film, özellikle diyaloglarıyla oldukça sağlam. Tabii bir de müziğiyle ki aşağıda sizler için yer alıyor;)


Hotel Chevalier


Şimdi bakınca The Darjeeling kısmında baya kopmuşum gibi görünüyor. Ama efendim siz tüm Anderson filmlerini izleyin. Yani izlediğim hiçbir filmi beni hayal kırıklığına uğratmadı ama tabii aralarında daha çok sevdiklerim de oldu haliyle. Mesela ilk uzun metrajlı filmi olan Bottle Rocket bu listede ikinci sırada. Sonrasında The Royal Tenenbaums ve Rushmore şeklinde devam ediyor sıralamam. Siz de izleyip kendi sıralamanızı yapar ve üzerine de bir yorum çakarsınız belki. Gerçi ‘siz’ var mısınız ya da beni ne kadar ciddiye alıyorsunuz o da başlı başına bir muamma ama… ;)


Bottle Rocket





      

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder