Özlemek, kış depresyonu vesaire
En istikrarlı olduğum duygu sanırım özlemek; bir yeri, bir
durumu, birilerini her daim özlüyorum.
Malum havalar soğumuşken insan pek bir şey yapmak istemiyor,
en azından benim için öyle. Yani mümkünse evden çıkmayayım, kendi kendime kalıp
aylaklığa dalayım istiyorum ama sorumluluklar vs derken bu pek mümkün olmuyor,
mümkün olduğu kısıtlı zamanlarda ancak kendi içine dönebiliyor insan. Özlem
duygusu da böyle anlarda daha çok peyda oluyor, vaktiyle bir hocam "özlemek
güzeldir" demişti; baktığınızda çok basit bir cümle bu ama bunu
söylerkenki hali ve gülen gözleri pek etkilemişti beni. Özlemek gerçekten güzeldir
çünkü temelinde sevgi vardır, e sevgi olunca da "daha ne olsun ki"
dersin.
Bir yeri özlemek deyince belli başlı yerler gelir aklıma ve
tabii en başta Girit ve haliyle Yunanistan. Fotoğraflar işte bu noktada can
kurtarıyor; bir anlığına o yere, o ana gidebiliyorsun. Fotoğraflara bakmak
anlık zaman makinası görevi görse de çoğu zaman içimi sızlatır, sanırım o
nedenle her zaman da bakamıyorum ama dün özellikle Yunanistan arşivini
karıştırıp biraz iç sızlattım dostlar.
![]() |
Güzelim
eski liman - Rethymno |
Zaman zaman özlem duyduğum en önemli durumsa elbette ki yola
çıkmak. Yolda olmak, bir yere gitmek için hazırlanmak, o heyecan, kafa
karışıklığı hali, sonra gittiğin yerde deli gibi gezme durumları, sokakları
arşınlamak, her şeyi görme hevesi, sonrasında gelen o aşırı ama
tatlı yorgunluk. Oradayken geride bıraktığın her şeyi bir anlığına unutma,
sadece oraya, o ana odaklanıp kafayı boşaltmak sanırım bünyeme en iyi gelen
durumlardan biri.
![]() | |
|
Birilerine özlemde ise bu özneler yine zaman zaman değişiyor
elbette ama insan en çok uzakta olanları özlüyor, bu özlem bir sohbete, bir ana
ya da bazen yenilenmesini istediğin zamanlar silsilesine dönüşüyor.
Bu arada son söz olarak kış depresyonundan bahsetmek isterim
size dostlar; varmış yani böyle bir şey (ben zaten kendimde hissediyordum
bunu:). Bilimsel olarak fazla güneş ışığı alamadığı için bünye mutsuz
hissediyormuş kendini, ne kadar uyusanız da yorgun uyanma hali, yine mümkünse
soğuk nedeniyle evden çıkmak istememe, kimseyle konuşmak istememe gibi belirtileri
varmış. Kışı sevmeyen biri olarak bu belirtilerin neredeyse çoğunu kendimde
tikledim bile :) Bahsettiğim kendi içine dönmek ve dolayısıyla özlem hissinin
ortaya çıkışında "kış depresyonunun" etkisi gerçek sanırım. Koca Rus
Edebiyatı, canım Dostoyevski vs neden bu kadar dram yazdı, sebep açık
"bunlar hep kıştan, kış depresyonundan" ;) Yine de içimizdeki güneşi
koruyalım dostlar, buna her zamandan daha çok ihtiyaç duyduğumuz günlerdeyiz
malum...
Yorumlar
Yorum Gönder